11 Oca 2019
Yusuf Ak

Erişebiliyorsam Özgürüm!

 

 

Fotoğrafta Cafe Engelsiz'in önünde Neriman, Mine ve Burcu Hanım gülümseyerek poz vermiş.

 

 Balçova Belediyesi Engelli Hakları Masası, İzmir’de engellilere yönelik çalışmalardan söz edilirken ilk akla gelen masadır. Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya’nın isteği doğrultusunda engelli bireylerle engelsiz bireyler aynı mekanda çalışmalarını yürütmekteler. 3 katlı binanın ilk katında Engelsiz Cafe, Engelli Hakları Masası; ikinci katında 250 kapasitelik konferans salonu ve en üst katta ise tribünler bulunmakta. Karşısında ise Alman Konsolosluğu yer almakta. Peki, son iki buçuk yıldır faal olan Engelsiz Cafe ve son 6 yıldır belediye bünyesinde kurulmuş Engelli Hakları Masası ne tür projeler yapmakta? İzmir’deki tüm görme engelli camiasının yakından tanıdığı, Engelli Hakları Masası’ndan Neriman Dinçer, Engelsiz Cafe çalışanı Canan Güneş ve bu etkinliklerin organizatörleri, faydalanıcıları Burcu Yıldız ve Mine İnzi ile röportaj gerçekleştirdim. Hem çayınızı yudumlayıp hem de tost ve gevrekle karnınızı doyurmak, farklı engel gruplarından kimselerle tanışarak bilgi edinmek, Neriman Dinçer’in Engelli Cumhuriyet Kadınları Platformu fikrini dinleyip dayanışmak isterseniz önerimiz Engelsiz Cafe’ye yolunuzu düşürmeniz. Hem ulaşımı da çok kolay. F. 969 Nolu F.altay-Balçova Eshot otobüsüne binip son durakta inmeniz yeterli.

 

 

Neriman Hanım, İzmir Valiliği Sosyal Etüt ve Proje Müdürlüğü Facebook sayfasında yayınlanan videoda kısaca kendiniz anlatmışsınız. Sizleri daha yakından tanımak isteriz?

İzmir’de doğdum. 4 kız kardeşim arasında tek engelli kişiyim. 37 yaşındayım. 15 yıllık evliyim ve 12 yaşında Derin Boran adında erkek çocuğum var. 18 yıl Balçova Belediyesi’nde santral görevlisi olarak çalıştıktan sonra bu görevin beni körelttiğini düşünüp Engelli Masası’na geçtim, son bir yıldır burada görev yapmaktayım. Babamın işlerinden dolayı İlkokulu Mordoğan’da, Karşıyaka’da, Hatay’da bitirdim. 12 yaşında yakalandığım Retinitis Pigmentosa (Ağır Tavuk Karası) hastalığı sonucunda gözlerimi aşamalı bir şekilde kaybettim. Ardından ortaokulu Aşık Veysel Görme Engelliler Okulu, liseyi de kaynaştırma öğrencisi olarak İnönü Lisesi’nde bitirdim. Ortaokulda zeki, lisede ise haksızlığa gelemeyen, dikbaşlı, bir o kadar da yaramaz bir öğrenciydim. İlk ayrımcılığı lisede yaşadım. Engelli olmamdan ötürü çarşıya çıkmama izin verilmezdi. Daha lise yıllarımda radyoya ilgi duyar, radyo yarışmalarına katılıp hediyeler kazanırdım. Fm 102 radyo medya radyosuna gidip iş başvurusunda bulundum ve kabul edildim. 16 yaşından itibaren 3 sene boyunca haftada bir gün, 3 saat boyunca “Pes Doğrusu” adlı bir istek programı sundum. İnsanları mutlu etmek adına kendi cebimden parayla hediye alır ve dinleyicilere hediye ederdim.  Lise biter bitmez, Balçova Belediyesi’nde sözleşmeli olarak işe girdim.

 

Gözlerinizin kaybıyla ailenizin size yaklaşımında ne tür değişiklikler oldu?

 Annem her ne kadar çok üzülüp yıkıldıysa da bunu bana hissettirmedi. Ailem beni yatılı okula yazdırdığında ilk altı ay psikolojik olarak çok yıprandılar fakat bana hissettirmediler. Ciddi bir özveriyle büyütüldüm. Sırf okumanın hiçbir engel taşımadığını göstermek için benden küçük kız kardeşlerim metro ile ulaşım olmamasına rağmen sırtlarında kabartma kitapla okuluma gelirler, kitap okumamı sağlarlardı. Ayrıca ailem beni folklora, müziğe yönlendirdiği, yarışmalara ve aktivitelere dahil ettiği için hiçbir surette körlük bunalımına girmedim ve bana görmediğim hissettirilmedi.

 

Gözlerini yitirdikten sonra diğer görme engelli arkadaşlarınla kurduğun ilişkilerden bahseder misin?

Öğrenciyken liderlik rolünü üstlenirdim. Görme engelliler okulunda oyun grubu kurar, müzikle oyun oynatırdım. Enerjik bir kişiliğe sahibim. O zamanlar çok az da olsa görebildiğim için bisiklet sürer, arkadaşlarımı da beraberinde bindirirdim. 12 yaşındayken babamın arabasını dahi kullanmayı istiyordum. İkili bisikletlerin çıkması beni çok şaşırtmıştı. Umarım engellilerin kullanabileceği bir araba da çıkar.

 

Aldığınız ödülleri sizden duymak isteriz?

İlkokulda orga meraklı olduğum için müziğe karşı eğilimim oluştu. “Kalbimde Buruk Acı” ilk solo parçamdır. Şu an hala iletişimde olduğum ortaokul müzik hocam Mustafa Gençyılmaz’ın sayesinde hevesim daha da arttı. Solo eğitimi aldım. Solo yarışmasında üçüncü, liseler arası ses yarışmasında “Yeşil Ördek Gibi” parçası ile TRT’nin jüri özel ödülünü aldım. Koşu, uzun atlama, gülle oyununda beden eğitimi hocamız Ahmet Durgun’un da büyük emeğiyle ödül aldım. Okullar arasındaki resim yarışmasında dördüncü oldum. Güneş, bulut, ağaç, küçük kulübe, ev, kıvırcık saçlı kız çocuğu, tavşanı görmeden çizmiştim. Hiç unutmuyorum, O yarışmada bana büyük bir pastel takımı hediye edilmişti.

 

Fotoğrafta bir gazete haberi var, haber çerçevenin içine yerleştirilmiş. Neriman Dinçer ile ilgili bu haberin başlığı Azmin Zaferi. Görme özürlü genç kız santral memuresi oldu diye alt başlık atılmış.

 

İlk 18 yıllık iş yaşamınızın hayatınıza etkisini anlatır mısınız?

İş yaşamımın ilk 18 yılı durağan geçti. O yıllarda deri işiyle meşgul olan eşimle tanıştım ve aşk evliliği gerçekleştirdim. Daha çok çocuğumun yaşantısına odaklandım. Kendi yaşantımın bir örneğini çocuğuma da vermeye çalıştım. Sürekli bakımlı ve süslenmeyi seven bir kadın olarak görememem bende pozitif bir etki uyandırıyordu. Diğer güzel kadınları zaten görmediğim için kendimi sanki dünyanın en güzel kadınıymışım gibi görmekteyim. Bu halim özgüvenimi arttırdı.

Bana her zaman görmediğim kastedilerek “Kendin gibi biriyle evlenmedin mi?", “Zorluk yaşamıyor musunuz?” gibi sorular sorulur çünkü ben görebilen bir kişiyle evlendim.  Fakat asıl olan sevgidir. Çocuğumuz da bu sevginin bir meyvesidir. Ayakları yere basan biriyim. Kadın olmanın zorluklarını yaşamadım. Fedakar ve özverili eşim bana görme engelli olduğumu hissettirmediği için o süreçte engelli camiasıyla pek iç içe olamadım.

 

Balçova Belediyesi bünyesinde Engelli Hakları Masası kuruldu. Son bir yılda neleri değiştirdiniz? Neler yaptınız?

Kendi isteğimle Eylül 2017’de Engelli Masası’na geçince aramızda iş bölümü oluşturduk. Birim sorumlumuz Rıza Bey diğer engelli gruplarıyla, ben ise görmeyenlerle ilgilenmeyi uygun gördüm. İlk olarak Balçova’daki görmeyen arkadaşlara muhtarlık vesilesiyle ulaştım. İçerisinde Aysun Alkan, Burcu Yıldız, Mine İnzi, Fatma, Kaya, Ferhat’ında bulunduğu 28 kişi birbirleriyle tanıştı. Toplantılar düzenledik, Bir WhatsApp grubu kurduk. Kendimi, neler yapmak istediğimi anlattım.

Diğer belediyelerin çalışmalarını yerinde gözlemlemek üzere belediyemizden araç yardımı desteği istedik. Başkanımız bir dediğimizi ikiletmedi. Sosyalleşmemiz gerektiğine karar verip Karşıyaka’da betimlemeli sinemaya ve tiyatroya gittik. Sonrasında Balçova'da Aşık Veysel gecesi düzenledik. O gecede ben de dahil olmak üzere tüm görmeyen arkadaşlar şiir okuyup türküler söyledik. Milletvekili Tacettin Bayır da gecemize katılıp konuşma yaptı.

O geceden sonra Balçova Türk Halk Müziği Korosu (THM) bizi çalışmalarına dahil etmek istedi. Koroya gitmeye devam etmekteyim. Coşkulu ve kalabalık bir gruptuk. Spor hocamız Faruk Sanatçı hocamızın desteğiyle ve Dokuz Eylül Üniversitesi’nden ayarlanan refakatçilerle her ay doğa yürüyüşleri düzenliyoruz. Kumanya desteğinin yanı sıra yürüyüş sırasında yorulanlar belediyenin tahsis ettiği araca biniyorlar. Buca Kaynaklar Köyü ve Dere Köyü, Urla Özbek Köyü ve Karantina Adası yürüyüş yaptığımız yerler arasında. Aldığımız geri bildirimler çok güzel. Bir problem olmazsa şubat ayında da Çiçekliköy’e gideceğiz.

İlk olarak Atatürk İl Halk Kütüphanesi Görmeyenler Bölümü’nden faydalanan öğrenciler ile Didim’de rehber eşlliğinde kültür turu yaptık. Sonra dedik ki neden denize gidemeyelim. Engelsiz Gençlik ve Doğa Sporları Derneği bana çok şey kattı. Yaptıkları faaliyetleri Balçova’daki arkadaşlarıma anlattım. Onların sayesinde kamp yaptık, denize girdik, çadır kurmayı öğrendik, kano sürüşü yaptık.  Bu sefer dernek başkanı Övgü ve Esra ile görüştüm ve toplamda 45 kişi ile Dikili Çandarlı’ya gittik. Sonrasında yelpazeyi daha da genişlettik ve bizleri tandem bisikletlerle tanıştıran Eşpedal Derneği’ni de dahil ederek engellilerin erişimine uygun Urla kum denizine gittik. Yüzdük, eğlendik, şarkılarımızı söyledik. Bununla da kalmadık, belediye başkanı bizim birimimize iki tandem bisikletini kazandırdı.

 

Fotoğrafta Canan Güneş Cafe Engelsiz'in önünde gülümseyerek poz veriyor.

 

Canan, peki Engelsiz Cafe’de ne tür etkinlikler düzenlenmekte?

Canan Güneş: 2016 yılının Ekim ayında kafenin kuruluşundan beri büyük bir özveriyle çalışıyorum. Bir işitme, bir bedensel, 6 zihinsel engelli olmak üzere toplamda 8 engelli çalışmakta. Kafeden elde edilen gelirler çalışan engellilere pay edilmekte. Bunların dışında bir güvenlik, bir memur ve birim sorumlumuz Rıza Mutkilioğlu ve Neriman Dinçer çalışmakta. Engelsiz Cafe hafta içi 17.30’a kadar açık olmasına rağmen koro günlerinde 21.30’a kadar açık kalabiliyor. Hem özel günlerde hafta içi akşam hem de hafta sonları gönüllü çalışmaktayım. Belediyenin neredeyse tüm konferansları bizim binamızda yapılmakta. Türk Sanat Müziği ve Türk Halk Müziği koroları, Vefa grubu, Efem Halk Oyunları kafemizi kullanıyor. Ayrıca kafemizde doğum günü, yılbaşı partileri düzenleniyor. Engellilerle iç içe olmak çok güzel bir duygu. Buranın kalıcı olmasını istiyorum.

Neriman Dinçer: Dokuz Eylül Üniversitesi ile görüşüp görme engellilerin de spor yapabileceğine inandık. Topluma hizmet derslerinde mezun olacak çocuklar gönüllü oldu. Yaklaşık 3 aydır her Perşembe 12.30-1.30 saatleri arasında 7 görme engelli arkadaş ile kafede spor yapmaktayız. Isınma hareketleri, pilates, yoga, koşu, topla oyun vb. spor yapıyoruz. Zumba ve samba eğitimlerimiz devam etmekte. Zihinsel engellilere yönelik haftada bir folklor eğitimi düzenlemekteyiz.

 

Balçova Belediyesi Engelli Hakları Masası hayatınızda neleri değiştirdi?

Burcu Yıldız: 32 yaşındayım. 25 yıldır Balçova’da oturuyorum. Annemin görme engelliliğine alışkındım. Fakat hiçbir zaman gözlerimi kaybedeceğimi düşünmüyordum. Son 8 yıldır görmemekteyim. Şu an %10’luk bir görme oranım var. Engelli Masası hayatıma dokunmadan önce standart, işime gidip gelen bir Burcu profili görürdünüz. Fakat Neriman Abla ile daha sosyal, kültürel faaliyetlerin içinde, engellilerle haşır neşir olan bir Burcu oldum. Daha önceden hiçbir engelli arkadaşım, içerisine dahil olduğum bir grup ve aktivite yoktu. Neriman Abla benimle irtibata geçtiğinde önce hafife aldım. Bizim üzerimizden yine anlamsız şeyler yapılacağını düşündüm fakat düşündüğüm gibi olmadı. Neriman Abla ile sonra engelli kimliğimle var olduğumu ve bununla yaşamam gerektiğini öğrendim. Balçova’daki tandem bisikletlerle Süslü Kadınlar bisiklet turuna katıldım. Engelli kimliğimle barışık olarak ilk defa denize girdim. Aşık Veysel gecesinde “Beni Hor Görme Kardeşim” şiirini okudum. Gitar çalıyordum ama daha önceden hiç şiir okuma yeteneğimin olduğunu bilmiyordum.

Mine İnzi: 19 yaşında iş kazası sonucunda tek gözümden oldum. Yine de kendimi çok şanslı hissediyorum çünkü %42 oranında görmüyorum. Kızım üniversiteyi kazandığı için Balçova’ya taşındım. Belediyeye iş başvurusunda bulununca beni Engelli Masası’na yönlendirdiler. Onlarla birlikte olmaktan mutluyum. Hayatıma hareketlilik geldi. İlk defa tandeme bindim, betimlemeli sinemaya gittim. Zorlukları, insanların kendilerine olan güvenlerini gördüm. Daha önceden hiçbir şekilde engellilerle olmamıştım. Yaşantılarına dahil oldum. Engelliler Günü’nde bisiklet kortejinde bulundum, doğa yürüyüşlerine katıldım. Çok mutlu bir şekilde zaman geçiriyorum. Her şeyden önce görmeyenlerin gözü oluyorum. Organizasyon yeteneğim beğenilmekte. Spor aktivitesine katılıyorum; bedenen ve ruhen kendimi dinlenmiş hissediyorum.

 

Balçova’nın erişilebilir olduğunu düşünüyor musunuz?

Neriman Dinçer: Şu an Türkiye’nin ilk engelli haritasını yapmamız, Belediye Hizmet Binası’nın erişilebilir koşullarının sağlanması, engellilik alanında bilinçlendirici farkındalık filmini yayınlamamıza rağmen yeterli olduğumuzu söylemek doğru olmaz. Daha fazlasını yapmalıyız. Bazı noktalarda birtakım sinyalizasyonlar eksik. Biz belediye olarak bunun başvurularını yaptık. Bilincindeyiz. Mutlaka düzeltilecektir. Kılavuz çizgiler için özel bir çalışma gerektiğine ve erişime uygun bir şekilde arttırılmasının gerekli olduğuna inanıyoruz. Engelli Hakları Masası olarak gerekli başvuruları yaptık.

 

Engelli Hakları Masası diğer engelli gruplar için neler yapmakta?

Neriman Dinçer: Saydığımız etkinliklerin dışında Balçova’da zihinsel engelli bireyler yoğunluklu olduğu için daha çok sosyal hayata katılımları ile ilgili çalışmalar yürütülmekte. Bedensel engellilere yönelik 10 aylık yazılım kursu düzenlendi.

 

Bundan sonraki projelerinizi öğrenebilir miyiz?

Neriman Dinçer: Yaklaşık iki yıl önce dört ay boyunca, haftada 4 saatlik, Kadının İnsan Hakları – Yeni Çözümler Derneği bünyesinde kadının insan hakları eğitim programı (KİHEP)’ten sertifikasını almaya uygun görüldüm. Bu programın aynısının engelli kadınlara da uygulanması için ilk etapta 16 kişiden oluşacak bir eğitim programı açmak istiyorum. Engelli kadınlar; toplumsal cinsiyet ayrımcılığı, aile içi şiddet, taciz, kadını koruyan yasalar ve ihlaller vb. konularda bilinçlenmesi ve sindirilmişliği kabullenmemeleri için seslerini ortaklaştırma hedefim var. Bundan dolayı engelli kadınların başarılarının ön planda olacağı, engelli kadınlar ile engelsiz kadınların kaynaşması için Engelli Cumhuriyet Kadınları adı altında bir platform kurmak istiyorum.

Halkın dezavantajlı gruplara karşı yaklaşımında daha bilinçli davranması adına psikolog öncülüğünde herkese açık seminer dizisi gerçekleştirmeyi düşünüyorum. Semt evleriyle iletişime geçip engellilerin kaynaştırılması, gönüllülerin artırılması için canlı okuyucu uygulamasını devreye sokmak istiyorum. Canlı okuma derken hepimiz bir araya gelip canlı bir şekilde kitap dinleyeceğiz. Kültür gezilerini çeşitlendirmek ve artırmak, Eşpedal’in desteğiyle Balçova’da bir bahar sürüşü yapmak, Engelli Haftası’nda festival havasında bir gece düzenlemek şu anki planlarım arasında. Engellilere yönelik bilgisayar ve İngilizce kursu açmak, zumba ve samba eğitimini daha da yaygınlaştırmak istiyorum. Güzelbahçe’de file poşetlerin üretildiği bir atölye mevcut. Engelli arkadaşlarımı organize edip oraya götürmek, eğitimini aldırmak istiyorum. Yani file poşetin nasıl örüldüğünün öğrenilmesini istiyorum. Engellilerin üreteceği file poşetlerin Engelsiz Cafe’de satışını yapalım bu şekilde çalışan engellilerin gelirlerine küçük bir katkıda bulunalım, istiyoruz. En büyük projem ise Bodrum’da engelli plajları açılıyor. İzmir’de de Seferihisar veya Gümüldür tarafında eğitim içerikli, erişilebilir bir plaj yapılması için çaba harcayacağım. Orada kano eğitimi, yüzme kursları düzenleyeceğiz.

 

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Mine İnzi: Engellileri dışlamamak gerekiyor. Engelliler de her şeyi yapabilmekteler. Buna bizzat şahidim. İmkanlar sağlandıktan sonra daha da güzel şeyler yapacaklarına inanıyorum.

Burcu Yıldız: Ben de engellilerin kendilerini geri plana çekmemeleri gerektiğini düşünüyorum. “Biz engelliyiz, bunu yapamayız, bunu başaramayız” dememeliler. Yola çıktığınız zaman her şeyi başarabilirsiniz. Sosyalleşmek ve birleştirici unsur olmak çok önemli. Belediyelerin çalışmaları çok önemli. Balçova Belediyesi ve Neriman Dinçer’e çok teşekkür ederiz.   

Neriman Dinçer: Hayat sevince güzel, hayat sosyal olunca güzel. Hayatın dışarıda olduğunu düşünüyorum. En büyük hedefim eve bağımlı bir engellinin kalmaması. Engelliler farklı gruplara girdikçe ufukları gelişecektir. Dışarı çıksınlar. Otuzbeslik.com engellilerin hayatlarına daha fazla yer verebilir. Farklı hayatlar görünür oldukça ve bir insan dahi bundan faydalanacaksa bile büyük bir kazanımdır. Otuzbeslik.com sitesine sonsuz teşekkür ederim. Erişilebilirlik arttığı sürece her şeyi yapabiliriz.