27 Nis 2018
Seçil Şeker

Tarihi Konak Sineması Nazım Hikmet Kültür Merkezi ile Geri Dönüyor

Oyuncu Ercüment Serpil ve Metin Tulu ile yenilenen Konak Sineması ve Nazım Hikmet Kültür Merkezi hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Biz gittik gördük... 28 Nisan'da açılışları var. Harika bir tiyatro salonu ve cep sineması salonları sizleri bekliyor. Konak Sineması'nda müziğin, tiyatronun, dansın eksik olmayacağı bir dönem başlıyor. Açılış programına bir bakın! Bakalım siz de bizim kadar heyecanlanacak mısınız?

 

 

 

Neden Konak ve neden Tarihi Konak Sineması? 

Aslında çok merkezi bir yer, Konak. 15-20 yıl öncesine kadar burada birçok sinema salonu vardı. Burası altı yıldır boş olan ve belki de yıkılacak olan bir binaydı. Konak'ın sadece bizim iççin değil, kent belleği adına da büyük bir önemi var. Kent buraya kuruluyor, ticaret burada başlıyor, tarihi Agora buraya kuruluyor ve buradan gelişiyor. Konak, kültür sanat faaliyetleri açısından da tercih edilen bir yer oluyor yeniden. Üstelik ülke olarak böyle zor zamanlardan geçerken bir tiyatro salonu açmayı son derece kahramanvari görüyorum. Sanata, kültüre sahip çıkmak gerekiyor. 

 

Üç sahneniz var. Biraz sahnelerden bahsedebilir misiniz? 

Giriş katımızda 340 kişilik bir sinema salonu vardı. Sahne düzenlemesi ve genişletmesi sebebiyle 300'lere indirdik koltuk sayımızı ve çok güzel bir tiyatro sahnesi oluşturduk. Oyuncularımızın kendilerini evlerinde hissedebileceği, rahat rahat hazırlanıp dinlenebilecekleri bir kulisimiz de var. Seyircilerimiz için de aynı konforu yaşayabilecekleri koltuklarımız bulunuyor. Üst katta iki adet cep sinemamız. Biri 75 diğeri 83 kişilik. Bir salonda ufak dinletiler, kukla gösterileri yapılacak. Bir salon da sinematek ağırlıklı olacak, güncel ve sanatsal nitelik taşıyan filmlere ayrılacak.  

 

Etkinlik takviminiz belli mi? 

28 Nisan akşamı bir açılışımız var. 9 Mayıs'ta Nazım Hikmet Kültür Merkezi oyuncularının hazırladığı  Nazım Hikmet – Taranta- Babu'ya Mektuplar oyunu oynanacak. Tiyatro Terminal'in Ferhat ile Şirin oyunu, Enver Aysever ve Grup Gündoğarken, Levent Üzümcü ve birçok isim ve oyun gelecek günlerde misafirlerimizle buluşacak. Kısa film gösterimleri, oda müziği dinletileri olacak. Bir restorana gitmeden sadece müzik dinlemek isteyenler için caz gecelerimiz de olacak.  

 

 

 

Bir oyuncu kadronuz var mı? Sizleri sahnede izleyebilecek miyiz? 

İki senedir oyuncular yetiştiriyoruz, onlarla çıkarmak istediğimiz oyunlar var. Özellikle çocuk oyunları yapmayı düşünüyoruz belki kukla oyunları olabilir ama sürpriz olsun bu planlar. 

 

Kursiyerleriniz olacak mı? Eğitimleriniz devam edecek mi? 

Kurs değil atölyelerimiz oluyor. Bunların devamlılığını sağlamak hedefimiz. Çeşitli atölyelerimiz olacak tabii ki. Tiyatro atölyemiz devam edecek. Edebiyat okuma atölyelerimiz, yazarlık atölyelerimiz, dil atölyelerimiz oluyor. Bina değişikliği sebebiyle ara vermek durumunda kaldık ama devam edecekler. Çocuklar geleceğimiz... Onlar için de uygarlık tarihi, biyoloji ve evrim üzerine atölyelerimiz oluyor. Onları gezilerle Selçuk gibi tarihi dokusu olan yerlere götürüyoruz. Yaz dönemi boyunca kurguları yapılacak ve ekim ayında başlayacak.  

 

 

 

İnsanlar AVM haricinde olan bir sinema salonuna ilgi gösterecek mi? 

Burası benim çocukluğumu hatırlatıyor. Biz eskiden bu salonlara ailelerimizle, sevdiklerimizle gelip filmler izlerdik. AVM'ler o tadı o samimiyeti vermiyor. Bu durumu da değiştirmek için kendi gayretlerimizle bir çaba veriyoruz. Kolay bir iş değil tabii ki ama nitelikli projelerimizle burayı ayakta tutacağız. 

 

 

 

İzmir'deki tiyatro izleyicisi ne kadar bilinçli? 

İzmir için uygulanan kültür sanat politikası ne kadar doğru ona bakmak lazım. Şehir dışından gelen, televizyonda izlemeye alıştığımız kişilerin oynadığı oyunlar rağbet görüyor. İzmir'in kendi ürettiği oyunlara maalesef o kadar rağbet gösterilmiyor. İzmir'de özel tiyatrolar ve sahipleri belediyeler için oyun üretiyorlar. Hal böyle olunca oyun baltalanmış oluyor ve ücretsiz izleme alternatifi varken izleyici bilet alıp gitmeyi tercih etmiyor. Tiyatro'nun da başka çaresi kalmıyor. İzmir'in şehir tiyatrosu yok ve bu çok acı.  

 

Sizin eklemek istediğiniz bir şeyler var mı? 

Biz buradayız ve seyircilerimizi bekliyoruz. Kar odaklı bir yer değiliz ve bu hep böyle devam edecek. Şehirde üretimde bulunan, nitelikli her ekibi seyircilerine ulaştırmayı hedefliyoruz. 

 

 

Açıldığı tarih olan 20 Kasım 1956'da Konak Sineması'nda vizyona giren ilk film, "Hoffmann'ın Sihirli Masalları"ydı. İzmirliler'e yeniden kazandırılan Konak Sineması, kapılarını bir kez daha aynı filmle, "Hoffmann'ın Sihirli Masalları"yla açıyor. Açılış haftası boyunca gösterimde kalacak ve gösterimi ücretsiz olacak bu özel filme tüm İzmirliler davetlidir.
Seanslar:
27 Nisan Cuma: 12:00
28 Nisan Cumartesi: 12:00
29 Nisan Pazar: 12:00
30 Nisan Pazartesi: 20:30
2 Mayıs Çarşamba: 20:30
3 Mayıs Perşembe: 20:30