Bergama Uluslararası Tiyatro Festivali - Tarih ve Tiyatronun Mükemmel Uyumu
Bergama’da bir tiyatro festivali fikrini doğuran ana sebep Bergama - Berlin arasındaki tarihi ilişki. Bu ilişki de bizim ilk ve ana bölümümüzü oluşturdu. Nasıl ki 60’larda Türkiye’den binlerce insan ‘’misafir işçi’ olarak Almanya’ya gitti bence Pergamon Museum’daki ‘’eser’’ler de birer misafir işçi. Her sabah müze açılıyor ve o Anadolulu çocuklar evlerinden binlerce kilometre ötede ziyaretçilerini karşılıyor. Berlin’de özellikle tiyatro ve sinema alanında göç ve göç sonrası (migrant & post - migrant ) diye adlandırılan kuşakların üretimleri de şu anda oldukça önemli ve tüm üretimi etkiliyor. Biz de ilk senesinde iki şehir arasındaki ilişkiyi ön plana çıkarırken bu üretimler ve hikayelerden belli başlı örnekleri seçmeye çalıştık. Örneğin, Tuğsal Moğul önemli bir yönetmen ve işleri sadece Berlin değil Almanya’nın genelinde de ilgi ile takip ediliyor, yada NSU monologları, Almanya’da yaşayan göçmenlerin, özellikle Türkiyeli göçmenlerin, Türkiye’de pek duyulmamış hikayelerini, neo - nazi bir örgütün yaşattığı, bazen adına ırkçılık deyip geçtiğimiz ama sonuçlarını düşünmediğimiz, düşünemediğimiz taraflarıyla anlatıyor. Yaşanmış hikayeleri ve dava sürecindeki çarpıklıkları konu alan Belgesel tiyatro türünde bir örnek, Avrupan’nın göbeğinde bu kadar da olur mu dedirtiyor ama işte oluyormuş.
Diğer yandan artık yeni dalga olarak da adlandırılan benim de için de olduğum son göç dalgasının parçası olanların üretimlerinden de örnekler var programda.
Diğer bölüm ise Asklepion. Bu bölümde mümkün olduğunca eski metinlerin çağdaş uyarlamalarını antik bir sahnede deneyimleme imkanı yaratmaya çalıştık. Aynı zamanda yine antik kalıntılarda bu alana özgü üretimlerle bu tür bir mekana yeni anlamlar yeni anılar da katmaya çalışıyoruz. Bir taraftan Copenhagen Comedy School çocuklar için antik sahneye özel bir performans çalışıyor ve biz özellikle Bergamalı çocukların bu alanda farklı anılarının olmasını umuyoruz. Diğer yandan Theodoros Terzopoulos yönetimindeki Attis Tiyatrosu Ajax, the Madness oyunu ile Türkiye premierini burada gerçekleştirirken, antik bir sahnede antik bir hikayeyi izlemiş oluyoruz. Keza Bergama Belediyesi Şehir Tiyatrosunun Zincire Vurulmuş Antigone’si de yine antik bir sahne ile seyircilerini karşılıyor olacak, aynı dasdas ekibinin Joseph K. sı gibi.
Festivalin ayaklarını koyduğu son iki bölümünü ise müdahale ve birlikte yapalım olarak adlandırdık. Müdahale bölümü mümkün olduğunca kamusal alanda, gündelik mekanlarda gerçekleşecek performanslardan oluşuyor, mekan artı, bam, bgst gibi ekipler için farklı ve yeni bir deneyim olacağına eminim. Bu bölüm için ilham noktamız zamanında Hüseyin Katırcıoğlu tarafından gerçekleştirilen Asos Festivali, bu sene için henüz bu deneyimin bir hayli uzağında olsak da önümüzdeki yıllarda bu birikimi Bergama’da yaşatmanın önemli olduğunu düşünüyorum.
Son bölümümüz ise birlikte yapalım. Özellikle büyük şehir dışında gerçekleşen bu tür etkinliklerin bence ufak bir riski var. O da dışardan gelenlerin, özellikle sanatçıların yerelle sağlıklı bir ilişki kuramaması, biz bu bölümde özellikle Bergama’nın el sanatları ve zaanatına dair üretimlerin atölye çalışmaları ile tiyatro ve sektöre dair atölye çalışmalarını harmanlamaya çalıştık. Umudumuz, akşam dans edecek sanatçının sabah Bergamalı teyzenin halı kilim atölyesine katılmasını sağlamak. Eminim o teyze eğer o dansçıyı sabah kendi atölyesinde görür ise akşam o performansı farklı gözlerle izleyecek. Toplamda 7 adet atölye çalışması gerçekleşecek bunların 4 ü sektöre dair, Beliz Güçbilmez Yaratıcı Yazarlık, Mihran Tomasyan Çağdaş Dans, Theodoros Terzopoulos oyunculuk ve Simge Gücük Proje Yönetimi bunların dışında, Parşomen, Halı - Klim, Sepet Örme ve Zeytin - Sabun atölyeleri de Bergamalılar tarafından verilecek Bergama’ya dair atölyeler olacak. Unutmadan bir de her sabah tarihin ilk fizyoterapi merkezlerinden biri Asklepion’da yoga seansları olacak.
Dünya’da örnek aldığınız bir tiyatro festivali var mı?
Sadece kamp alanı bileti, bu alanı kullanmak için yeterli. Diğer bir seçenek olan kombine bilet ile kamp alanından faydalanmanın yanı sıra, festival boyunca Asklepion - Antik sahne, BerKM ve Kızıl Avlu'da gerçekleşecek biletli etkinliklere katılım hakkı elde edebilirsiniz.
Kamp alanı 9 Mayıs öğleden sonra 16:00'da açılacak ve 14 Mayıs Pazartesi saat 12.00'de kapanacak. Kamp seyircilerinin kendi çadırlarını getirmeleri gerekiyor. Tüm sorularınız için e-posta veya sosyal medya hesapları aracılığıyla bize ulaşabilirsiniz.
Son dönemin en sevilen oyuncusu Mert Fırat’ın başrolunu üstlendiği Joseph K. adlı oyunda Kafka’nın “Dava”sı, yeniden görülmek üzere modern hayatın labirentlerine geri dönüyor.
11 Mayıs Cuma günü oynanacak oyuna bilet kazanmak için yapmanız gerekenler;
- @bergamatiyatrofestivali ve @otuzbeslikcom hesaplarını takip et!
- Yoruma bir arkadaşını etiketle!
- Çekiliş 10 Mayıs Perşembe günü açıklanacaktır.
Not: Daha fazla yorum, daha fazla kazanma şansı demektir.
Kazan bir kişiye iki adet bilet verilecektir.