16 Mar 2017
Seçil Şeker
Efes Ultra Maratonu'yla Limit Sensin!
Limitlerinizin ne kadar farkındasınız? Eminiz okuyunca sizin için de hayatınıza yeni bir pencere açılacak. Doğa sporları organizasyonları düzenleyen ve bu konuda hayli başarılı Alicem Aktaş'la güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Alicem, Efes Ultra Maraton'u ve yeni projelerini tüm samimiyetiyle otuzbeslik.com'a anlattı...
Kaynak:Facebook
Efes Ultra Koşusu'nun mimari, sporsever Alicem Aktaş... Sizi daha yakından tanımak istiyoruz herkes gibi.
Alicem Aktaş aslında ailesinin çocuğu değildir. (Gülüyor) Beni leyleklerin getirdiğine inanıyorum. 1979, Muğla / Milas doğumluyum. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi'nde Jeoloji Mühendisliği Bölümü'nde okudum. Jeoloji Mühendisliği'yle pek alakam yoktu. Dağcılık ve yamaç paraşütü üzerine yoğunluk kazandı hayatım. Hiperaktivite ve konsantrasyon bozukluğumu sporla dengeledim. Yurt dışına gidip geldikten sonra ailelerimizden gelen geleneklerde olduğu gibi mesleğinle ilgili bir işte çalış, evini, yazlığını, arabanı al, eşin, çocukların olsun hayatına geçiş yaptım. Ama önemli olan bizim hayatımız ve neler istediğimiz tabii. Bankacılık, jeoloji mühendisliği, ilaç sektörü gibi farklı alanlarda iş deneyimlerim oldu. İşim nedeniyle İzmir'e geldim ama 3 yıl dayanabildim ve hobilerimden para kazanma fikrini kafama koydum. Doğa sporları organizasyonları ve malzemeleri üzerine çalışmaya başladım.
Kaynak: Facebook
Organizasyon ve etkinlik düzenleme planlarınız ne zaman başladı?
Doğa sporları organizasyonlarına, işim nedeniyle aşina olduğum Afyon Frig vadilerinde 2013 yılında başladık. Burası Kapadokya'ya çok benzeyen bir bölgedir ve Yoğunluklu olarak Alman turistlerin ziyaret ettiği bir bölge olduğundan tanıtım broşürlerinin hepsi Almanca'dır. Orada bisiklet turları düzenlemeye başladık. 200 kadar bisikletçi katılıyordu. Bölgede çadırlar kurup konaklıyorduk, isteyenler sponsorlarımız aracılığıyla otelde konaklıyordu. Domino etkisiyle yılda bir yaptığımız etkinlik büyümeye başladı. Nisan, mayıs aylarında yaptığımız bisiklet etkinliğine katılımın artmasıyla, eylül ayına da "Ultra Maraton" etkinliğini ekleyerek devam ettik. 2013'den beri NG Güral Afyon Wellness sponsorluğuyla, Afyon'daki Sapanca'daki diğer otellerin de katkılarıyla etkinlikler düzenlemeye başladık.
Etkinliğinize gelenleri neler bekliyor? Etkinlik içeriklerini nasıl geliştiriyorsunuz?
Sapanca'da ve Efes'de 3 etabımız var. Önümüzdeki yıllarda parkurlar uzayacak. Çünkü globalde artık uzun etaplar talep görüyor. Biz de gelen konuklarımızdan böyle talepler almaya başladık. 100 kilometrenin üzerinde etaplar hazırlamaya başlayacağız.
Unutulmaz bir anınız var mıdır?
Kapadokya'da uzunluğu 260 km. olan Ultra Maraton'un son etabı 108 km. idi. O maratonu ayağımdaki ödem nedeniyle sonuncu bitirdim. Sporcu kimliğine saygı duyduğum Mehmet Yavuz, kendisi sat komandosudur, kamp alanında kulağıma eğilip " Ben yıllardır birinci gelirim, hiç böyle bir ekiple, eğlenceyle karşılaşmadım." dedi. Sanırım en unutulmaz anım odur.
Etkinliklerinize katılmak isteyen insanların çekinceleri olabilir. Buradan onlara neler söylemek istersiniz?
Biz biraz sporun eğlence tarafındayız. Bazı arkadaşlarımız daha mücadele tarafında. Biz koşuların fotoğraf çekelim, yeni yerler görelim, keşfedelim tarafındayız. Tabii disiplin ve mental olarak daha konsantre olan, kürsüye çıkmak amacıyla gelen kesim de var. Ama genele vurursak koşulara insanlar sporun yanındaki o eğlence için de çok fazla tercih ediyor. Aldığımız keyifler benzer oluyor. Bir kere o ortamda olmak bile o keyfi beraberinde getiriyor.
Kaynak: Facebook
Spora olan ilginiz ve merakınız nasıl başladı?
Süleyman Demirel Üniversitesi'nde yamaç paraşütü eğitmenliği yapıyordum. Yamaç paraşütüne ilgim ilkokul zamanlarında rahmetli dedemin o eski büyük şemsiyesiyle başladı. Onunla 3. kattan atlıyordum. Hep uçmak gibi bir hayalim vardı. 97-98 yıllarından beri de doğa sporlarıyla uğraşıyorum. 2002 - 2003 yıllarında yurt dışı deneyimim oldu. Bu arada 1 yıl Türkiye'yi otostopla gezme imkanım olmuştu.
Efes Ultra Maratonu Organizasyonu hakkında okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?
Aslında koşu grupları ikiye ayrılıyor. Yol koşucuları ve arazi koşucuları. Biz koşunun doğada olanını daha çok seviyoruz. Efes Ultra Maraton'un da güzelliği parkta, sahilde koşmaktansa bildikleri ama bilmedikleri bir yerde koşmaları. Efes'e bir çok kişi gitmiştir, ama bizim parkurumuzun olduğu keçi yollarını kullanmamışlar, farklı yollar keşfetmemişlerdir. Biz bu maratonla koşuya da farklı bir bakış açısı yaratıyoruz. Mesela koşu sırasında farklı ilçelerin meyve bahçelerinin içlerinden geçiyoruz ve dalından meyve koparıp yiyoruz. Böyle güzelliklerle dolu ve sağlıklı bir zaman geçirince de bir kez gelen bir daha gelmek için gün sayıyor.
Ben de koşmak istiyorum, o atmosferi solumak, eğlenceye katılmak istiyorum diyenler olacaktır. Koşuya katılmak için sporcu olma şartı var mı?
Kesinlikle yok. İsteyen gelir, yürür, fotoğraflarını çeker, isteyen -kondisyonu ve disiplini tam olan- kürsüye çıkmak derece almak için koşar. Zaten üç etaptan oluşmasının artısı da bu. İlk etap 7-10 km. arası oluyor. Haftada 2-3 gün aktivite yapan bir insanın rahatlıkla kat edebileceği bir yol. Her etabın sonunda bekleyen bir ekip var ve kontrollerle devam edilip, edilemeyeceği belirleniyor. İsteyen, problem yaşayan koşuyu orada bırakabiliyor.
Efes doğal yapısıyla bilinen bir yer. Parkur hazırlanmaları, koşu ve sonrasında yapı etkileniyor mu?
Asla. Doğada ayak izlerimizden başka iz bırakmıyoruz. Temizlenebilir boyalarla çiziliyor yerler. Ağaç dallarına yönlendirmeler asıyoruz. Çok eğlendiğimiz koşu sonrası bir kaç günümüz oluyor, parkuru temizliyoruz. En az koşu kadar keyifli bir süreç oluyor.
Aslında koşu grupları ikiye ayrılıyor. Yol koşucuları ve arazi koşucuları. Biz koşunun doğada olanını daha çok seviyoruz. Efes Ultra Maraton'un da güzelliği parkta, sahilde koşmaktansa bildikleri ama bilmedikleri bir yerde koşmaları. Efes'e bir çok kişi gitmiştir, ama bizim parkurumuzun olduğu keçi yollarını kullanmamışlar, farklı yollar keşfetmemişlerdir. Biz bu maratonla koşuya da farklı bir bakış açısı yaratıyoruz. Mesela koşu sırasında farklı ilçelerin meyve bahçelerinin içlerinden geçiyoruz ve dalından meyve koparıp yiyoruz. Böyle güzelliklerle dolu ve sağlıklı bir zaman geçirince de bir kez gelen bir daha gelmek için gün sayıyor.
Kaynak: Alicem Aktaş
Ayrıntılı bilgi için linki tıklayabilirsiniz.
Ben de koşmak istiyorum, o atmosferi solumak, eğlenceye katılmak istiyorum diyenler olacaktır. Koşuya katılmak için sporcu olma şartı var mı?
Kesinlikle yok. İsteyen gelir, yürür, fotoğraflarını çeker, isteyen -kondisyonu ve disiplini tam olan- kürsüye çıkmak derece almak için koşar. Zaten üç etaptan oluşmasının artısı da bu. İlk etap 7-10 km. arası oluyor. Haftada 2-3 gün aktivite yapan bir insanın rahatlıkla kat edebileceği bir yol. Her etabın sonunda bekleyen bir ekip var ve kontrollerle devam edilip, edilemeyeceği belirleniyor. İsteyen, problem yaşayan koşuyu orada bırakabiliyor.
Efes doğal yapısıyla bilinen bir yer. Parkur hazırlanmaları, koşu ve sonrasında yapı etkileniyor mu?
Asla. Doğada ayak izlerimizden başka iz bırakmıyoruz. Temizlenebilir boyalarla çiziliyor yerler. Ağaç dallarına yönlendirmeler asıyoruz. Çok eğlendiğimiz koşu sonrası bir kaç günümüz oluyor, parkuru temizliyoruz. En az koşu kadar keyifli bir süreç oluyor.
18 Mart'ta Efes Ultra Maraton var. Bir sonraki etkinliğiniz yine koşu mu olacak yeni şeyler eklenecek mi?
Seneye iki etkinliğimiz olacak. Biri tabii koşu, diğeri oryantiring organizasyonu olacak.
Organizasyonlarınıza katılmak isteyenler, takip etmek isteyenler size nereden ulaşabilir?
Aynı zamanda mottomuzun da olduğu "Limit Sensin" isimli bir internet sitemiz var. Organizasyonlarımızı oradan takip edebilirler. Efes Ultra koşusunu da efesultra.org'dan takip edebilirler.
Aynı zamanda mottomuzun da olduğu "Limit Sensin" isimli bir internet sitemiz var. Organizasyonlarımızı oradan takip edebilirler. Efes Ultra koşusunu da efesultra.org'dan takip edebilirler.