10 Eyl 2016
Yiyom

Fafuly - İzmir'de Karadeniz mutfağı

 
İzmir farklı bölgelerin, farklı yörelerin yemeklerini bulmak açısından hep geride kalmıştır. Hem de Ege bölgesi ve çevre yörelerine ait pek çok seçenek varken. Antakya mutfağı, Karadeniz mutfağı gibi lezzetleri bulup yemek kolay değildir İzmirli için. Hal böyle olunca insan hasret kalıyor bazı yemeklere.

Hasret kaldığım mutfaklardan biri de Karadeniz mutfağıdır. Karadeniz’e hep bir sempatim olmuştur. Bunun sebebi belki baktıkça insana huzur veren yaylaları, belki Karadeniz insanının sıcaklığı, belki de Karadeniz’in suyunu içmiş balığın ve diğer bütün Karadeniz yemeklerinin lezzeti. Yakın zamanda mutlaka Karadeniz’e gideceğim ama gidene kadar özlemimi yeni keşfim Fafuly ile gidereceğim.

Adını yöresel bir çiçekten alan Fafuly, Karşıyaka Bahçelievler’de hizmet veren Karadeniz mutfağının çok güzel örneklerini sunan bir kafe. Burası tam bir aile işletmesi, kapıdan içeri adımınızı attığınızda bu hemen anlaşılıyor. Geldikleri topraklar olan Hemşin kültürünü ve lezzetlerini çok samimi şekilde tanıtıyorlar.

Menü gerçekten insanın aklını başından alan cinsten, Karalahana çorbası, kuru fasulyesi, hamsi, İspir kuru fasulyesi, hamsi çeşitleri ve Karadeniz pideleri diye uzayıp gidiyor.
Biz karar vermekte zorlanınca topu misafirperver işletmeci Şahmettin’e bıraktık.

Muhlama ile başlıyoruz. Bakır tava ve yanında tahta kaşıklarla geliyor masaya. Bence tahta kaşıklar gereksiz olmuş, çünkü o kadar lezzetli ki insanın içinden ekmeği daldıra daldıra yiyesi geliyor. Ben de içimden geldiği gibi yapıyorum. Uzaya uzaya bir hal olan muhlama gerçekten çok güzel. Muhlamanın bu kadar lezzetli olmasının altında her şeyin olması gerektiği gibi Karadeniz’den gelmesi gerçeği var. Muhlamayı ilk kez yedim ve hastası oldum.


Muhlamayı silip süpürdükten sonra, henüz lezzet travmasını atlatamadan masamızı saran turşu kavurma, karalahana dolması ve hamsili pilav bizi iyice sarstı. "Hadi hızlıca şu fotoğrafları çek de yiyelim" baskısı ile çektikten sonra sırası ile tatmaya başladık.
Fasulye turşusu ile soğanın Karadeniz tereyağı ile kavrulması ile hazırlanan turşu kavurmayı çok sevdim. Bazı damaklara tuzlu gelebilir ama farklı bir lezzet.
 
 
Karalahana sarması ise bence gecenin kazananlarından bir tanesi. Isırdığınızda ağızda yavan bir yaprak tadı yerine farklı bir lezzet bırakıyor. Ağzıma sarmaları ardı ardına atıyorum.
 

 
Hep resimlerini görüp tatmak istediğim hamsi pilava geliyor sıra. Tek porsiyon olarak sundukları hamsili pilav görüntü olarak çok hoş. Dört bir yanı hamsiler ile çevrilmiş iç pilav, hamsinin suyunu ve yağını içine çekince nefis olmuş.
 
 
Bu kadarı ile bile tıka basa doymuştuk ama masaya gelen Sürmene Pidesi aklımızı başımızdan aldı götürdü. Pizzaya benzer yuvarlak pir pide. Dört eşit parçaya bölünmüş; kıymalı, kavurmalı, pazılı ve köy peynirli. Ortasına da bir yumurta kırmışlar.
Açılış törenini ben yaptım. Kavurmalı taraftan bir parça kopardım ve yumurtanın sarısını patlattım. Pidesini çok beğendim. Bizim alışkın olduğumuz kalın hamurlu pidelerden farklı, hamuru incecik.
 
 
Ne yalan söyleyeyim pide konusunda bu lezzeti yakalayacağımı beklemiyordum. Hem şaşırdım hem mutlu oldum. Pidenin dört tarafı da lezzetli ama en iyisi kavurmalı kısım.
Pidenin kavurmalı kısmına ayrı bir parantez açmam gerekiyor, Karadeniz yaylalarında sadece yeşillikle beslenmiş danalardan elde edilen kavurma çok başarılı. Siz de benim gibi kavurma hayranıysanız sadece kavurmalı pide de yiyebilirsiniz.

Her ne kadar doymuş olsak da geldiğimizden beri vitrinde bize göz kırpan tatlıları es geçemezdik. Birer çay içtik, midemizi dinlendirdik ve devam ettik.
Süt Karadeniz’den gelmese de tarife bire bir sadık kaldıkları hamsi köy sütlacı. Kıvamı bizim bildiklerimizden biraz daha farklı ama çok lezzetliydi ve benim favorimdi.
 
 
Baklava hamurunun arasına muhallebi ve fıstık konarak hazırlanan laz böreği de çok güzel ama ben oyumu hamsi köy sütlacı için kullandım.

 
Fafuly’den ayrılırken insan hem karnı doymuş hem de mutlu bir şekilde ayrılıyor. Anlayacağınız Karadeniz havası iyi geliyor.