Kalbim Tenten'de Kaldı

 
Alsancak’ın sıkış tepiş sokaklarından ve bangır bagır müziğinden uzakta bir cennet buldum ey ahali! 

Gülşah Elibank’ın da söylediği gibi ¨Bir insan kendine kaldığı ilk an, eline bir kitap alıyorsa; kaçtığı bir derdi ve mutlaka bu dünyayla kendince bir kavgası var demektir.¨ Sizi bilmem ama ben kaçışı kitapta bulanlardanım. Alsancak'ta merkezi bir sokağında sessizce kitap okuyabileceğim bir yer yok zannediyordum, yanılmışım. Dekoruyla içimi ısıtan ve kendisine ait küçük kütüphanesine 3 kitap bırakana, bir kahve veya çay bedava veren ve kendince bir kütüphaneye sahip olan, kalben sevdiğim kafe, Tenten.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Nereden geldi de gönlüme yerleşti bu Tenten?

İzmir ruhuna yakışan iki girişimci Burak Bey ve Sinem Hanım’a Tenten isminin nereden geldiğini soruyorum; çünkü isimlerin hikayesi olduğunu düşünüyorum. Burak Bey’in çocukluk yıllarında ¨Ten ten saç modeli¨ ile anılmasının yılar boyu sürdüğünü ve çoğu arkadaşının onu Ten Ten diye bilip, çağırdığını anlatıyor. İsim önerisi ise Sinem Hanım’dan gelmiş ve tabela basımına son birkaç dakika içinde karar verilip Tenten ismi konmuş.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
İsmi dışında bana ilginç gelen bir diğer özelliği ise kafede kitaplar dışında her şeyin satılık oluşu. Kitap kafe ve eskici karışımı bir ruha sahip olan bu kafede müşteri her zaman haklı değil. İnsani duygularını saygı çerçevesi içinde yaşanması gerektiğine inanan bu güzel kafenin kurucuları, her gelene öncelikle güler yüzle ¨Hoş geldiniz¨ diyorlar. Siz de gülümseyerek karşılık verirseniz onlar da çok mutlu oluyorlar. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Anlayacağınız sırf hizmet almak için gidilen sizin bildiğiniz kafelere benzemiyor burası. O yüzden sevginizi de gülümsemenizi de alın gidin lütfen. 

Bir de kahvenizin yanında nazar boncuğu gelirse şaşırmayın. Burada gelenek haline gelmiş olan Türk kahvesinin yanında nazar boncuğu, kişilere uğur getiriyor bence; çünkü bana çok uğur getirdi, oradan biliyorum.

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Böyle güzel bir mekanın devamı da gelmiş ve hemen bir arka sokağına küçük Tenten açılmış. Orada ise bisikletiniz ile gittiğinizde %50 indirim kazanıyorsunuz. Küçük Tenten bir nevi bisiklet kafe tarzında. Bir de çeşit çeşit oraletleri var. Bu devirde geçmişin ruhunu günümüze uyarlamak saygı duyulası bir iş doğrusu. Yani Tenten’i hem seviyorum hem saygı duyuyorum.

 

 
Alsancak’ta alışılagelmiş mekanların dışında, içinize sinecek bir yer arıyorsanız Tenten ilk adresiniz olmalı.