30 Kas 2020
Kardelen Uysal

Merakınızı Zirvede Tutacak En İyi Polisiye Romanları

"Polisiye, bir hikâyeyi en demokratik anlatan yazımdır. Cinayete karşı edebiyatın adalet hayalidir" diyor Şebnem Şenyer polisiye edebiyatı tanımlarken. Suçların, suçlunun, kurbanın, gizemin, sırların, karanlığın ustaca buluştuğu polisiye romanların en güzel örneklerini derledik. 

Morgue Sokağı Cinayeti - Edgar Allan Poe

Polisiye türünün gelişmesinde büyük rolü olan, romantizm akımının en önemli temsilcilerinden Edgar Allen Poe, gotik türünde yazdığı eserleriyle oldukça meşhur. Poe'nun Morgue Sokağı Cinayeti, karanlık bir atmosferde geçen öyküleri anlatıyor. Öykü, Paris’teki hayali bir sokak olan Rue Morgue’da yaşayan Madame L’Espanaye ve kızının gizemli bir şekilde öldürülmelerini anlatıyor. Suçların, suçluların ve kurbanların hayal gücünü aşan tasvirlerine yer veren kitap, polisiye romanlar arasında kült olmuş durumda. 

Zamanın Kızı - Josephine Tey

Josephine Tey, aslında yazar Elizabeth MacKintosh'un takma adı. Zamanın Kızı, Polisiye Yazarları Birliği tarafından tüm zamanların en iyi polisiye kitabı seçildi. Roman, kırık bacağı yüzünden hastanede yatması gereken Grant’ın İngiltere Kralı III. Richard üzerine yaptığı araştırmaları anlatıyor. Alışılmışın dışında bir kurgusu var Zamanın Kızı'nın. Hem vaka hem de katil çok uzaklarda; birkaç yüzyıl kadar uzakta. Bir cinayetin tüm unsurları, kanıtlar, ipuçları ve tanıklar hepsi de cansız. Tey, baş edilmesi oldukça zor bir kurguyu okuyucuların merak duygusunu daima tetikte tutarak işlemeyi başarıyor.

Kızıl Nehirler - Jean-Christophe Grange   

Grange, polisiye türünde eser veren çağdaş yazarlar arasında belki de en özgün eserleri kaleme alan yazarlardan biri. Onun kitaplarında katiller genellikle bir ritüel gibi cinayet işliyorlar, başkahramanlar nikotin ve kahve ile besleniyorlar. Okuyucusunu bolca düşündüren, yeni şeyler öğreten ve üstün bir dil kabiliyeti olan yazar, aynı zamanda bir gazeteci. Kızıl Nehirler Jean-Christophe Grangé'nin yazdığı ikinci roman. Birbirini tamamlayan fakat birbirinden son derece farklı karakterlere ve geçmişe sahip iki polisin oldukça karanlık bir cinayeti çözme çabasını anlatan roman küçük bir Fransız kasabasında geçiyor. Yirmiden fazla dile çevrilen Kızıl Nehirler, Mathieu Kassovitz tarafından filme çekildi, başrollerinde Jean Reno ve Vincent Kessel oynadı. 

İkiz Bedenler - Tess Gerritsen

Çin asıllı bir doktor ve yazar olan Tess Gerritsen, tıbbi gerilim romanları yazmasıyla tanınıyor. Rizzoli and Isles adlı serisi diziye de uyarlanan yazar, onlarca dile çevrildi, RITA ödülünü kazandı, pek çok ödüle de aday gösterildi. İkiz Bedenler, adli tabip Maura Isles'in evinin önünde bulunan cansız bir bedenle başlıyor hikayeye. Cansız beden, tek bir kurşunla öldürülmüştür ve Maura Isles'e benzemektedir, o Isles'in ikiz kardeşidir. Cinayet, geçmişin sırlarını açığa çıkarırken Maura o güne kadar tanımadığı annesine ulaşır. 

Beyazlı Kadın - Wilkie Collins

Charles Dickens'ın dostu olan İngiliz roman ve oyun yazarı Wilkie Collins, hayatına onlarca kısa öykü ve oyun sığdırmış. Beyazlı Kadın, duygusal gerilim romanı olarak tanımlanan türler arasında önemli bir yere sahip. Gerilim ile psikolojik gerçekçiliği ustalıkla harmanlayan roman, delilik, cinayet, iki eşlilik temalarına yoğunlaşıyor. Kırsal malikanelerde kötü niyetli isteklere ve sonuçlarına odaklanan kitap diziye de uyarlandı. 

Duman Olan Adam - Per Wahlöö, Maj Sjöwall

Meşhur bir İsveçli gazeteci, arkasında herhangi bir iz, ipucu bırakmadan kayıplara karışır. Komiser Martin Beck ise dilini hiç bilmediği Budapeşte'de soruşturmayı yürütmek zorunda kalır. Edgar Allen Poe ödülü alan bu kitap dizisi dünyanın en iyi polisiye romanları arasında gösterliyor. İncecik bir zeka ürünü olan roma serisi, Maj Sjöwall'ın hayatını kaybetmesinin ardından yarım kalmış. 

On Küçük Zenci - Agatha Christie

Polisiye edebiyatının en önemli temsilcilerinden Agatha Christie, dedektif Hercule Poirot karakterine de hayat veren yazar olmasıyla biliniyor. Mary Westmacott takma adıyla pek çok aşk romanı da yazan usta kalem, Birinci Dünya Savaşı sırasında da yazmaya devam etti ve hayatı boyunca onlarca roman kaleme aldı. On Küçük Zenci, sırlara sahip on kişinin Zenci Adası'na davet edilmesiyle başlayan olayları konu ediniyor. Adadaki ıssız malikanede ev sahibini bulamayan konukların tek tek sırrı ortaya çıkar ve birer birer ölmeye başlarlar. Roman birçok kez tiyatroya ve beyazperdeye uyarlanmış.

Sür Pulluğunu Ölülerin Kemikleri Üzerinde - Olga Tokarczuk

Polonyalı yazar ve şair Olga Tokarczuk, Man Booker ve Nobel Edebiyat ödüllerinin sahibi bir yazar. Sür Pulluğunu Ölülerin Kemikleri Üzerinde, ekolojik duyarlılıklar ve William Blake ile bezeli olağanüstü bir roman. Polonya'nın küçük bir köyünde günlerini Blake şiirlerini çevirerek, astroloji üzerine çalışarak geçiren Janina, vejetaryendir ve zamanını doğayla, hayvanlarla ve birkaç dostuyla geçirir. Janina'nın komşusu Koca Ayak bir gün ölü bulunur ve ardından küçük köyde insanlar peş peşe ölmeye başlarlar. Kara mizah ile gerilimin karıştığı, büyülü bir atmosfere, incelikli bir dile sahip roman, başucu kitabınız olabilecek nitelikte.

Islak Balık - Volker Kutscher

1920'lerin Almanyası'nda geçen roman, Kutscher'in yazdığı roman serisinin ilk kitabı. Islak Balık, Weimar Cumhuriyeti’nin kırılgan demokrasisinin çöküşünün ardından Nazi iktidarının yaklaşmasını konu alan bir siyasi polisiye. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı'nın ardından günümüz toplum ve poltikalarına ışık tutan Islak Balık, Babylon Berlin adıyla diziye de uyarlandı. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Kayzer tahttan indirilmiş ve Weimar Cumhuriyeti kurulmuş, Nazilerin iktidar yürüyüşü başlamıştır. Cinayet şubesinden ahlak masasına sürülen Komiser Rath, Berlin'in gece hayatının sorunlarıyla uğraşmaktadır. Bir gece kaldığı pansiyonda kapısı çalınır ve sarhoş bir Rus adam içeri girmeye çabalar. Rath, adamın içeri girmesine izin vermez ancak adam ertesi gün ölü bulunur. Islak Balık, alışık olduğumuz kahramanlardan daha farklı bir portre çiziyor. Tarih atmosferine bulanmış bu siyasi polisiye, kara polisiyenin de en usta örneklerinden. 

New Orleans Cinayetleri - Ray Celestin

The Independent ödülü almış, 1900'lerin ilk çeyreğinde geçen New Orleans Cinayetleri, gerçek bir olaydan esinlerek yazılmış. Dönemin ırkçılık sorununun da üzerinde duran kitap, Baltacı diye anılan katile odaklanıyor. Birinci Dünya Savaşı'nın ardından blues ve cazın kollarına kendini bırakmış kentte büyük alkol yasakları yaklaşırken cinayetler işlenmeye başlar. Üç kişi, hayatlarını değiştirecek ve şekillendirecek katilin peşine düşerler. Bu cazla dolu roman karakterleri arasında Louis Armstrong da var.

Daha Çok Bira - Jakop Arjouni

Ekoloji Cephesi'nin dört üyesi, Rheinmain Boyaları İşletmesi'nin yönetim kurulu başkanını öldürmekten dolayı yargılanırlar. Bu kişiler fabrikaya bombalı saldırı düzenlemiş ancak cinayetle ilgilerinin olmadığını söylemektedirler. Tanıklar cepheden beş kişi olduğunu söylerler, bunun üzerine beşinci kişiyi bulması için özel dedektif Kemal Kayankaya'yı görevlendirilir. Daha Çok Bira, paranın yozlaştırdığı toplumu mizahi bir dille de eleştiriyor bu romanında. Jakop Arjouni, Raymond Chandler ve Dashiell Hammett ile kıyaslanan son yılların en önemli polisiye yazarları arasında.

Bonus: Yolpalas Cinayeti - Halide Edip Adıvar

Yolpalas Cinayeti'ni, Halide Edip Adıvar 1936'da Paris'te kaleme almış. 1900'lerin başında Şişli'deki bir konakta işlenen cinayetin görüldüğü dava ile başlayan bu kısa roman dönemin İstanbul'una dair gözlemleri de içinde barındırıyor. Sınıf farkı, adalet anlayışı ve ahlak gibi konulara da değinen roman için Selim İleri şöyle diyor; "Yolpalas Cinayeti'nin derin etkisi altında kaldığımı, yıllar yılı ondan izdüşümlerle yaşadığımı mutlaka söylemeliyim.”