20 Ara 2016
Gülay Güler

Torunlu, Emekli, Sırt Çantalı, Gezgin Denizkızı

63 yaşındaki Deniz Dağaşan'ın en iyi arkadaşı sırt çantası. Değişik kültürler keşfetmeyi, değişik ülkelerden arkadaşlıklar edinmeyi seven Gezgin Denizkızı emekli maaşı ile gezilerini finanse ediyor. "Yalnız seyahat özgürlüktür." diyen bu özgür ruh, bize yol hikayesini anlatıyor.

 
 

 

 

 

 

 

 

 

Deniz Dağaşan sizi tanımak isteriz. Yola çıkma fikri nasıl oluştu? Ne zamandır yollardasınız?

Şu an emekli bir gezginim. Coca Cola'da lojistik departmanında çalışıyordum. Önceleri bavulla geziyordum. Çalıştığım için izin günlerim sınırlı oluyordu. O zaman kendimi gezgin olarak görmüyordum. Sırt çantası ile yola çıkmam 1999 senesinde İngiltere'ye 2. defa gittiğimde başladı. Sırt çantası ile gezmeyi keşfettiğimden beri, yılın en az 8 ayı dolanıp duruyorum. Yalnız geziyorum, hostellerde kalıyorum, oda paylaşıyorum, en ucuz nasıl olabiliyorsa öyle, emekli maaşımla seyahatlerimi finanse ederek geziyorum. 
Ama her seferinde kırlangıç misali hep Karşıyaka'ya evime geri dönüyorum. Evet evim var ama bir yere ait olmadığımı hissediyorum. Yollar hep çağırıyor. Gezmek benim yaşam biçimim oldu ve kendimi dünya vatandaşı olarak tanımlıyorum. 


Neden Denizkızı?

Gençliğimden beri arkadaşlarım bana Denizkızı diye hitap ederler. Bir arkadaşım "Sen artık Gezgin Denizkızı oldun." demesinden sonra isim hoşuma gitti ve Gezgin Denizkızı adına site açmaya karar verdik. Facebook ilk açıldığı zaman adıma grup açtık daha sonra bir arkadaşımın tavsiyesi ile fan page açtık. Şu an 18 bin kadar takipçim var.

Ne kadar sıklıkla yazıyorsunuz?

Yolda olduğum zaman hemen hemen her akşam günlük gibi kısa kısa yazıyorum. Fotoğraflarla anlatmaya çalışıyorum derdimi daha çok. Zaten sırasıyla fotoğraflara bakıldığında bir hikaye anlattığını göreceksiniz.

En çok etkilendiğiniz yer neresi oldu?

En çok etkilendiğim yer Hindistan. Benim için ayrı bir dünya. Ya nefret edersin Hindistan'dan ya da çok seversin. İnsanları, kültürü, yemekleri, yaşam tarzları çok farklı. Hindistan, Nepal gibi yerler gerçekten çok ucuz ve yalnız seyahat ettiğim için otel ve hostellerde kalmayı tercih ettim. Biraz tehlikeli bulduğum için çadırda kalmadım. Hostelleri tercih etmemin sebebini aslında şöyle açıklayayım: Yalnızsın ama değilsin. Hosterlerde mutlaka "şuraya gitmelisin" gibi tavsiyeler veriyorlar ben de dinliyorum tabii ki.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Gezi kitabi çıkarmayı düşünüyor musunuz?

Kitap yazamam konusunda ısrarlar var. Ama benim önceliğim; sağlığım elverdiği sürece gezmek. İleride yaşlanınca çekilirim bir köşeye yazarım.(Gülüşmeler)


Tek başınıza gezmek tehlikeli olmuyor mu? Bugüne kadar başınıza bir şey geldi mi?

Hayır gelmedi. Herkes korkmuyor musun diye soruyor. Hayır efendim, korkmuyorum. Ya eşyaların çalınırsa, diyorlar. Neden benim eşyalarım çalınsın yahu. Tabii dikkat ediyorum ve fazla bir şey taşımamaya özen gösteriyorum.


Gittiğiniz yerlerden bir şeyler getiriyor musunuz?

Sadece magnet getiriyorum.



Yol sizi nerelere götürecek, ya da siz nerelere gitmeyi planlıyorsunuz?

Şimdiye kadar 58 ülke 300 şehir var cebimde. Yola devam diyerek en az 100 ülke bitirmek niyetindeyim. Bitiremezsem de minik torunum Mila Aylin benim ardımdan devam edecektir diye umuyorum. Web sayfam aslında ona bırakacağım bir miras. Torunuma fotoğraflarım ve kısa kısa anılarımdan başka bırakacak bir şeyim yok.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gezmenin zor tarafı var mı?

Yok, ama bazen sırt çantası ağır geliyor. Doktora sırt çantası belimi zorlamış mı diye gösterdim. Doktor "Tam tersine sırt çantası ile gezmen sırt kaslarını geliştirmiş."dedi.


En son ne söylemek istersiniz?

Sağlık bir yaşam için sırt çantası ile gezin diyorum.

 
Otubeslik.com okurları sizi nerelerden takip edebilirler?
 
Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyorum.